Inanc Meselesi Foruma Hosgeldiniz
Duyuru Baze Reklamlar Bize Ayit Degildir Reklamlari Tiklamayin Lütfen Üye Girisi Yapin Veya Üye Olun...

Selam ve Dua Ile
Inanc Meselesi
Inanc Meselesi Foruma Hosgeldiniz
Duyuru Baze Reklamlar Bize Ayit Degildir Reklamlari Tiklamayin Lütfen Üye Girisi Yapin Veya Üye Olun...

Selam ve Dua Ile
Inanc Meselesi
Inanc Meselesi Foruma Hosgeldiniz
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Inanc Meselesi Foruma Hosgeldiniz

Ailece Nice Güzel Paylasmalar Dileklerimizle.
 
AnasayfaRadyo Inanc MesLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 HZ.EBU BEKİR ES SIDDIK (R.A)

Aşağa gitmek 
3 posters
YazarMesaj
gül
Özel Yönetici Inanc Ailesi
Özel Yönetici Inanc Ailesi
gül


Online Puan :
HZ.EBU  BEKİR ES SIDDIK (R.A) Left_bar_bleue100 / 999100 / 999HZ.EBU  BEKİR ES SIDDIK (R.A) Right_bar_bleue

Mesaj Sayısı : 357
Kayıt tarihi : 12/12/08
Yaş : 37
Nerden : istanbul

HZ.EBU  BEKİR ES SIDDIK (R.A) Empty
MesajKonu: HZ.EBU BEKİR ES SIDDIK (R.A)   HZ.EBU  BEKİR ES SIDDIK (R.A) EmptyÇarş. Tem. 29, 2009 11:25 pm

Hz. Muhammed (s.a.s.)'in İslâm'ı tebliğe başlamasından sonra ilk iman eden hür erkeklerin; raşit halifelerin, aşere-i mübeşşerenin ilki. Câmiu'l Kur'an, es-Sıddîk, el-Atik lakaplarıyla bilinen büyük sahabi.

Kur'ân-ı Kerim'de hicret sırasında Rasûlullah'la beraber olmasından dolayı, "...mağarada bulunan iki kişiden biri..." (et-Tevbe, 9/40) şeklinde ondan bahsedilmektedir. Asıl adı Abdülkâbe olup, İslâm'dan sonra Rasûlullah (s.a.s.)'in ona Abdullah adını verdiği kaydedilir. Azaptan azad edilmiş mânâsına "atik"; dürüst, sadık, emin ve iffetli olduğundan dolayı da "sıddik" lâkabıyla anılmıştır. "Deve yavrusunun babası" manasına gelen Ebû Bekir adıyla meşhur olmuştur. Teym oğulları kabilesinden olan Ebû Bekir'in nesebi Mürre b. Kâ'b'da Rasûlullah'la birleşir. Anasının adı Ümmü'l-Hayr Selma, babasının ki Ebû Kuhafe Osman'dır. Künyesi Abdullah b. Osman b. Amir b. Amir... b. Murra ...et-Teymî'dir. Bedir savaşına kadar müşrik kalan oğlu Abdurrahman dışında bütün ailesi müslüman olmuştur. Babası Ebû Kuhafe, Ebû Bekir'in halifeliğini ve ölümünü görmüştür. Hz. Ebû Bekir'in Rasûlullah (s.a.s.)'den bir veya üç yaş küçük olduğu zikredilmiştir. İslâm'dan önce de saygın, dürüst, kişilikli, putlara tapmayan ve evinde put bulundurmayan "hanif" bir tacir olan Ebû Bekir, ölümüne kadar Hz. Peygamber'den hiç ayrılmamıştır. Bütün servetini, kazancını İslâm için harcamış, kendisi sade bir şekilde yaşamıştır.

Hz. Ebû Bekir, Fil yılından iki sene birkaç ay sonra 571'de Mekke'de dünyaya gelmiş, güzel hasletlerle tanınmış ve iffetiyle şöhret bulmuştur. İçki içmek câhiliye döneminde çok yaygın bir âdet olduğu halde o hiç içmemiştir. O dönemde Mekke'nin ileri gelenlerinden olup Arapların nesep ve ahbâr ilimlerinde meşhur olmuştur. Kumaş ve elbise ticaretiyle meşgul olurdu; sermayesi kırk bin dirhemdi ki, bunun büyük bir kısmını İslâm için harcamıştır. Rasûlullah'a iman eden Ebû Bekir (r.a.) İslâm dâvetçiliğine başlamış, Osman b. Affân, Zübeyr b. Avvâm, Abdurrahman b. Avf, Sa'd b. Ebî Vakkas ve Talha b. Ubeydullah gibi İslâm'ın yücelmesinde büyük emekleri olan ilk müslümanların bir çoğu İslâm'ı onun dâvetiyle kabul etmişlerdir.

Hz. Ebû Bekir hayatı boyunca Rasûlullah'ın yanından ayrılmamış, çocukluğundan itibaren aralarında büyük bir dostluk kurulmuştur. Rasûlullah birçok hususlarda onun görüşünü tercih ederdi. Umûmî ve husûsî olan önemli işlerde ashâbıyla müşavere eden Peygamber (s.a.s.) bazı hususlarda özellikle Ebû Bekir'e danışırdı. (İbn Haldun, Mukaddime, 206). Araplar ona "Peygamber'in veziri" derlerdi.

Teymoğulları kabilesi Mekke'de önemli bir yere sahipti. Ticaretle uğraşıyorlar, toplumsal temasları ve geniş kültürlülükleri ile tanınıyorlardı. Hz. Ebû Bekir'in babası Mekke eşrafındandı. Hz. Ebû Bekir, câhiliye döneminde de güzel ahlâkı ile tânınan, sevilen bir kişi idi. Mekke'de "eşnak" diye bilinen kan diyeti ve kefalet ödenmesi işlerinin yürütülmesiyle görevliydi. Muhammed (s.a.s.) ile büyük bir dostlukları vardı. Sık sık buluşur, Allah'ın birliği, Mekke müşriklerinin durumu ve ticaret gibi konularda müşâvere ederlerdi. İkisi de câhiliye kültürüne karşıydılar, şiir yazmaz ve şiiri sevmezlerdi, daha ziyade tefekkür ederlerdi.

İslâm'ı Benimsemesi

Hz. Ebû Bekir, Hira dağından dönen Hz. Muhammed ile karşılaştığında, Rasûlullah (s.a.s.) ona, "Allah'ın elçisi" olduğunu söyleyip "Yaratan Rabbinin adıyla oku" (el-Alâk, 96/1) diye başlayan âyetleri bildirdiği zaman hemen ona: "Allah'ın birliğine ve senin O'nun rasûlü olduğuna iman ettim" demiştir. Hz. Hatice'den sonra Rasûlullah'a ilk iman eden odur. Hz. Peygamber (s.a.s.) İslâm'ı tebliğinin ilk zamanlarında kiminle konuştuysa en azından bir tereddüt görmüş, ancak Ebû Bekir şeksiz ve tereddütsüz bir şekilde kabul etmiştir. Hatta Hz. Peygamber (s.a.s.), "Bütün insanların imanı bir kefeye, Ebû Bekir'in ki bir kefeye konsa, onun imanı ağır basardı " diye lâtif bir benzetme de yapmıştır. Mü'min Ebû Bekir, hayatının sonuna kadar tüm varlığını İslâm'a adamış, bütün hayırlı işlerde en başta gelmiştir.

Ebû Bekir Mekke döneminde güçlü kabilelere mensup kişileri İslâm'a kazandırmaya çalıştı, öte yandan müşriklerin işkencelerine maruz kalan güçsüzleri, köleleri korudu; servetini eziyet edilen köleleri satın alıp azad etmekte kullandı. Bilâl, Habbab, Lübeyne, Ebû Fukayhe, Amir, Zinnire, Nahdiye, Ümmü Ubeys bunlardandır. Kendisi de Mescid-i Haram'da müşriklerin saldırısına uğramıştı. Ebû Bekir, iman ettikten sonra İslâm'ı tebliğe gizli gizli devam ediyordu. Annesi, karısı Ümmü Ruman ve kızı Esma da iman etmiş, fakat oğulları Abdullah, Abdurrahman ve babası Ebû Kuhafe henüz iman etmemişlerdi. Osman b. Affan, Sa'd b. Ebî Vakkas, Abdurrahman b. Avf, Zübeyr b. Avvâm, Talha b. Ubeydullah gibi ilk müslümanları İslâm'a dâvet eden odur. Müşriklerin eziyetleri çoğalıp müslümanlara yapılan baskılar arttıktan sonra Hz. Peygamber Hz. Ebû Bekir'e de Habeşistan'a göç etmesini söylemiş ve Ebû Bekir yola çıkmış; ancak Berkü'l-Gımâd'da Mekke'nin ileri gelen kabilelerinden İbn Dugunne ile karşılaştığında İbn Dugunne onu himayesine aldığını ve Mekke'ye dönmesi gerektiğini belirterek, ikisi birlikte Mekke'ye dönmüşlerdir. Ancak şartlı olarak Ebû Bekir'i himayesine alan İbn Dugunne, Ebû Bekir'in açıktan açığa ibadet etmesi ve inancını yaymaya devam etmesi sebebiyle şartları yerine getirmediğini iddia ederek ona ibadetini gizli yapmasını söylediğinde Ebû Bekir, onun himayesine ihtiyacı olmadığını, zaten kendisine söz de vermediğini ifade etmişti: "Senin himayeni sana iâde ediyorum. Bana Allah'ın himayesi yeter." Böylece onüç yıl Mekke'de Rasûlullah'ın yanında kalan Hz. Ebû Bekir, Hz. Aişe'nin rivâyetine göre, Rasûlullah hicret emrini alıp Ebû Bekir'e gelerek ona beraberce hicret edeceklerini söyleyince Ebû Bekir sevinçten ağlamaya başlamıştı (İbn Hişâm, es-Sire, II, 485
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
YORGUN-78
Özel Yönetici Inanc Ailesi
Özel Yönetici Inanc Ailesi
YORGUN-78


Online Puan :
HZ.EBU  BEKİR ES SIDDIK (R.A) Left_bar_bleue10 / 99910 / 999HZ.EBU  BEKİR ES SIDDIK (R.A) Right_bar_bleue

Mesaj Sayısı : 1306
Kayıt tarihi : 11/03/09
Yaş : 43
Nerden : kocaeli

HZ.EBU  BEKİR ES SIDDIK (R.A) Empty
MesajKonu: Geri: HZ.EBU BEKİR ES SIDDIK (R.A)   HZ.EBU  BEKİR ES SIDDIK (R.A) EmptyPerş. Tem. 30, 2009 5:26 am

:aro:
YIGENIM
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
SüMeYYe
Özel Yönetici Inanc Ailesi
Özel Yönetici Inanc Ailesi
SüMeYYe


Online Puan :
HZ.EBU  BEKİR ES SIDDIK (R.A) Left_bar_bleue10 / 99910 / 999HZ.EBU  BEKİR ES SIDDIK (R.A) Right_bar_bleue

Mesaj Sayısı : 782
Kayıt tarihi : 10/12/08
Yaş : 35
Nerden : Almanya

HZ.EBU  BEKİR ES SIDDIK (R.A) Empty
MesajKonu: Geri: HZ.EBU BEKİR ES SIDDIK (R.A)   HZ.EBU  BEKİR ES SIDDIK (R.A) EmptyPerş. Tem. 30, 2009 12:28 pm

:eline emegine: ablamm
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
HZ.EBU BEKİR ES SIDDIK (R.A)
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Inanc Meselesi Foruma Hosgeldiniz :: KURAN I KERIM :: İslami Hikayeler-
Buraya geçin: